haris

listen to the pronunciation of haris
Türkisch - Englisch
Türkisch - Türkisch
İstekli, açgözlü, bir şeyi çok fazla isteyen, hırslı
HARÎS
(Osmanlı Dönemi) Bir şeye fazlası ile düşkün. Hırslı
HARİS
(Osmanlı Dönemi) Son derece hırslı olan
HÂRİS
(Osmanlı Dönemi) Muhafız. Bekçi
HÂRİS
(Osmanlı Dönemi) Gözcü. Himaye eden. Bekleyen
Englisch - Türkisch

Definition von haris im Englisch Türkisch wörterbuch

haris operation
(Tıp) Transvezikal suprapubik tipte yapılan bir çeşit prostatektomi
haris
Favoriten