I felt something moving on my back.
- Sırtımda hareket eden bir şey hissettim.
It is very dangerous to jump aboard the train when it is moving.
- Hareket eden trene atlamak çok tehlikelidir.
Nothing's wrong with the engine, but my car won't move.
- Motorda sorun yok, fakat arabam hareket etmiyor.
George felt the train begin to move.
- George trenin hareket etmeye başladığını hissetti.
It is imperative for you to act at once.
- Derhal hareket etmen zorunludur.
You should have acted on her advice.
- Onun tavsiyesi üzerine hareket etmeliydin.