harass, tease

listen to the pronunciation of harass, tease
Englisch - Türkisch

Definition von harass, tease im Englisch Türkisch wörterbuch

devil
{i} iblis

İblis bir sincap olabilir ama bütün sincaplar iblis değildir. - The devil may be a squirrel, but not all squirrels are the devil.

devil
{i} şeytan

Şeytanı an, Kathy'i gör. - Speak of the devil, here comes Kathy.

Bir kişi bir şeyi ödünç alırken bir melek yüzüne sahip olur fakat onu geri getirirken şeytan yüzüne sahip olur. - A person will have the face of an angel when borrowing something, but the face of the devil when returning it.

devil
ifrit
devil
cehennem zebanisi
devil
yezit
devil
maltız
devil
cin
devil
asfalt ısıtıcısı
devil
(the ile) şeytan
devil
üzmek
devil
{f} baharatlı ve acılı pişirmek
devil
{f} rahatsız etmek
devil
(isim) şeytan, iblis; canlı ve dinamik kimse; şeytan gibi tip; acı ve baharatlı yemek; stajyer avukat
devil
{i} canlı ve dinamik kimse
devil
dili canını sıkmak
devil
yemeği çok biber ve baharatla hazırlamak veya kızartmak
devil
{f} canını sıkmak
devil
deviled ham bir çeşit ezme jambon
devil
(fiil) rahatsız etmek, canını sıkmak; baharatlı ve acılı pişirmek; makinede parçalamak (bez, kâgit); avukat stajeri olarak çalışmak; yazar çırağı olarak çalışmak
devil
{i} acı ve baharatlı yemek
Englisch - Englisch
{f} devil
harass, tease
Favoriten