halısız

listen to the pronunciation of halısız
Türkisch - Englisch
uncarpeted
{s} without carpets or rugs, bare
not carpeted; "bare uncarpeted floors
halı
carpet

A purple carpet will not go with this red curtain. - Mor bir halı bu kırmızı perde ile gitmeyecek.

I have to buy a new carpet for this room. - Ben bu oda için yeni bir halı satın almak zorundayım.

halı
rug

Tom bought a Persian rug. - Tom bir İran halısı satın aldı.

Tom was vacuuming the rug while Mary was mopping the kitchen floor. - Mary mutfak zeminini paspaslarken Tom halıyı temizliyordu.

halı
carpeting

In hotels, it's customary to install wall-to-wall carpeting. - Otellerde duvardan duvara halı yerleştirmek gelenekseldir.

Hotels usually install wall-to-wall carpeting. - Oteller genellikle duvardan duvara halı döşerler.

halı
wilton
halı
floor covering
halı
carpet, rug
Türkisch - Türkisch

Definition von halısız im Türkisch Türkisch wörterbuch

Halı
(Osmanlı Dönemi) KI'DE
Halı
(Osmanlı Dönemi) BERCED
Halı
haba
halı
Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, çoğu yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı: "Pencerelerden Türk kadınlarının dokuduğu halılar ve seccadeler sarkıyor."- F. R. Atay
halı
Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, çoğu yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı
halısız
Favoriten