O, kuaför dükkanına gitti.
- She went to the hairdresser's.
Saçlarını yaptırmak için kuaföre gitti.
- She went to the hairdresser's to have her hair done.
Bütün kalan paramı kuaföre verdim.
- I gave all the money I had left to the hairdresser.
Kuaför konuğun saçını kesti.
- The hairdresser cut the guest's hair.
Berberi ziyaret ettim.
- I visited the hairdresser.
Otelde bir berber var mı?
- Is there a hairdresser in the hotel?