hırsız, hırsız

listen to the pronunciation of hırsız, hırsız
Türkisch - Englisch
thief, housebreaker
hırsız
burglar

When Tom leaves at night, he turns on the burglar alarm. - Tom gece gittiğinde hırsız alarmını açar.

If a burglar came into my room, I would throw something at him. - Odama bir hırsız girse, ona bir şey fırlatırım.

hırsız
robber

When did the robbery take place? - Hırsızlık ne zaman gerçekleşti?

I was sentenced to three years for robbery. - Hırsızlık nedeniyle üç yıl hapse mahkum edildim.

hırsız
thief

It was proved that he was a thief. - Onun bir hırsız olduğu ispatlandı.

They tied the thief to the tree. - Onlar hırsızı ağaca bağladılar.

hırsız
rogue
hırsız
picklock
hırsız
crook
hırsız
sneak thief
hırsız
gonoph
hırsız
thieving

Have you ever heard the saying: Lying leads to thieving? - Sen hiç yalan söyleme hırsızlığa götürür sözünü duydun mu?

hırsız
shoplifter
hırsız
(Argo) gonif
hırsız
prig
hırsız
(Argo) tealeaf
hırsız
ladron
hırsız
(Ticaret) grafter
hırsız
housewrecker
hırsız
ganef
hırsız
ganof
hırsız gibi
furtively
hırsız gibi dolanmak
skulk
bulduğunu çalan hırsız
sneak thief
cesur hırsız
roberdsman
duvara tırmanıp giren hırsız
cat burglar
eve hırsız girdikten sonra kapıya kilit takmak
to lock the barn door after the horse is stolen
hırlı mıdır, hırsız mıdır bilmiyorum
I don't know whether he's honest or not
hırsız
thief; burglar; thieving
hırsız
larcener
hırsız
yeggman
hırsız
housebreaker
hırsız
shifter
hırsız
pilferer
hırsız
scrounger
hırsız
yegg
hırsız
(dükkân) shoplifter
hırsız
hijacker
hırsız
lurcher
hırsız
larcenist
hırsız
cracksman
hırsız
lifter
hırsız
purloiner
hırsız
picaroon
hırsız (ev soyan)
burglar
hırsız (karakterli)
(Kanun) larcenous
hırsız alarm sistemi
intruder alarm system
hırsız argosu
thieves' latin
hırsız feneri
dark lantern
hırsız gibi
furtively, surreptitiously, stealthily
hırsız giremez
theftproof
hırsız levyesi
jemmy
hırsız levyesi
jimmy
hırsız uyarısı
burglar alarm
hırsız uyarısı sistemi
burglar alarm system
hırsız ve suçlularla ilgili
picaresque
hırsız yatağı
den of thieves
hırsız yatağı
thieves' den
hırsız yatağı
1. den of thieves. 2. hiding place for stolen goods, hide, cache. 3. receiver of stolen goods, fence
hırsız çetesi
gang of thieves
kilit açma ustası hırsız
picklock
pencereden giren hırsız
porch climber
yavuz hırsız ev sahibini bastırır
(Atasözü) A clever, brazen scoundrel can make others believe that he is completely innocent and that the person he has wronged is guilty
hırsız, hırsız
Favoriten