hölzern

listen to the pronunciation of hölzern
Deutsch - Türkisch
{'höltsırn} tahta(dan)
ahşap, ağaçtan, tahtadan
'höltsırn tahta(dan)
tahtadan
ahşap
Englisch - Türkisch

Definition von hölzern im Englisch Türkisch wörterbuch

wooden
ahşap

Bahçe ahşap bir çitle çevriliydi. - The garden was surrounded by a wooden fence.

Ahşap evler kolayca tutuşurlar. - Wooden houses catch fire easily.

ligneous
ağaçsı
wooden
ağaçtan yapılmış
wooden
ahşaptan

Ahşaptan yapılan evler taştan yapılanlara göre daha çabuk yanar. - A wooden house burns more easily than a stone house.

wooden
katı
of wood
Ağaç
ligneous
dokusu veya görünüşü odun gibi olan
ligneous
(Tıp) Odun yapısında odun gibi, odunumsu (Bazı lezyonların niteliği hakkında)
ligneous
{s} odun gibi
ligneous
{s} odunsu
wooden
odun gibi
wooden
tahta at
wooden
ağaç

Japon flütleri çoğunlukla bambu kamışından yapılır, fakat son zamanlarda bazı ağaç olanları ortaya çıkmıştır. - Most Shakuhachi are made from bamboo, but recently some wooden ones have appeared.

wooden
{s} ağaçtan yapılmış, ağaç; tahtadan yapılmış, tahta; ahşap: wooden bed ağaç karyola. wooden spoon tahta kaşık. wooden house ahşap ev
wooden
{s} ruhsuz
wooden
woodenwaretahtadan yapılmış sofra takımı
Deutsch - Englisch
wooden

The village people built a wooden bridge across the river. - Die Dorfbewohner bauten eine hölzerne Brücke über den Fluss.

The lead of the pencil is actually a mixture of graphite, clay and wax with a binder that seals the lead in the wooden shaft. - Das Blei des Bleistifts ist eigentlich ein Gemisch aus Graphit, Ton und Wachs mit einem Bindemittel, das die Mine in dem hölzernen Schaft versiegelt.

woodenly
ligneous
of wood
hölzern (formell)
stiff
hölzern (formell)
starched
hölzern (formell)
starchy
hölzern (förmlich)
starchily