höchste zeit

listen to the pronunciation of höchste zeit
Englisch - Türkisch

Definition von höchste zeit im Englisch Türkisch wörterbuch

about time
kurtarıyor
about time
vakit çatıyor
about time
(it is ~) vakittir
in the nick of time
tam vaktinde
in the nick of time
sıcağı sıcağına
about time
Vakti biraz geçmiş. "İt's about time you got here. We've been waiting a long time."
in the nick of time
tam zamanında
in the nick of time
zamanından az önce
in the nick of time
ucu ucuna
in the nick of time
saniyesi saniyesine
in the nick of time
tam zamanında (Gecikmeye hiç yer olmayan durumlar için kullanılır.): Reinforcements arrived in the nick of time. Takviyeler tam zamanında
in the nick of time
son anda

Tom tam son anda geldi. - Tom came just in the nick of time.

Tom son anda kurtarıldı. - Tom was rescued in the nick of time.

Deutsch - Englisch
in the nick of time
about time
Es ist höchste Zeit, ins Bett zu gehen.
It's high time to go to bed
Es ist höchste Zeit.
It is high time