guilty of crime or sin

listen to the pronunciation of guilty of crime or sin
Englisch - Türkisch

Definition von guilty of crime or sin im Englisch Türkisch wörterbuch

criminal
{i} sabıkalı

Sabıkalı rehinelerin gitmesine izin vermedi. - The criminal didn't let the hostages go.

Polis sabıkalının nerede olduğunu buldu. - The police found out where the criminal lived.

criminal
{i} suçlu

Polis suçluyu bulabildi. - The police were able to find the criminal.

Her şeyi göz önüne alırsak, o suçlu olamaz. - Taking everything into consideration, he can't be the criminal.

criminal
{s} suç oluşturan
criminal
suç işlemiş kimse
criminal
cezalı
criminal
{s} cinayet

Cinayet ve soygun suç eylemleridir. - Murder and robbery are criminal acts.

Böyle ıvır zıvır için bu kadar çok para ödemek cinayettir. - It is criminal to pay so much money for such trifles.

criminal
kriminal

Polis tıbbi konulardaki kriminal suçlamaları izlemekte isteksizdir. - The police are reluctant to pursue criminal charges in medical cases.

Tom'un bir kriminal kaydı olduğunu keşfettim. - I found out Tom has a criminal record.

criminal
fahiş
criminal
suçla ilgili
criminal
çok kötü
criminal
(Askeri) CİNAİ, CEZAİ, KRİMİNAL
criminal
(sıfat) suç oluşturan, canice; cinayet; ceza
criminal
fahiş cani
criminal
tecavüz
criminal
criminal court ağır
criminal
criminal assault ırza tecavüz
criminal
{s} ceza

Hapishane suçluların cezalandırılmak için gittiği yerdir. - Jail is where criminals go to be punished.

Cezaevi suçluları islah eder mi? - Does prison reform criminals?

Englisch - Englisch
criminal
guilty of crime or sin

    Silbentrennung

    guil·ty of crime or sin

    Türkische aussprache

    gîlti ıv kraym ır sîn

    Aussprache

    /ˈgəltē əv ˈkrīm ər ˈsən/ /ˈɡɪltiː əv ˈkraɪm ɜr ˈsɪn/
Favoriten