guard, keep safe; keep, conserve; defend, protect; perpetuate, make everlasting

listen to the pronunciation of guard, keep safe; keep, conserve; defend, protect; perpetuate, make everlasting
Englisch - Türkisch

Definition von guard, keep safe; keep, conserve; defend, protect; perpetuate, make everlasting im Englisch Türkisch wörterbuch

preserve
muhafaza etmek
preserve
{f} korumak

Tuz yiyeceği çürümekten korumak için yardımcı olur. - Salt helps to preserve food from decay.

Bütün ülkelerin sınırları dahilinde her insan gurubuyla ilgili tarihi eserleri korumak ve bunları gelecek nesillere aktarmak için bir sorumluluğu vardır. - All countries have a responsibility to preserve the ancestral relics of every people group within their borders, and to pass these on to the coming generations.

preserve
{f} sürdürmek
preserve
{f} reçelini yapmak
preserve
{f} saklamak
preserve
{f} koru

Bizim barışçıl anayasamızı korumamız gerekir. - We must preserve our peaceful constitution.

Onlar binayı korudular. - They have preserved the building.

preserve
devam ettirmek
preserve
reçel
preserve
koru(mak)
preserve
{f} konservesini yapmak
preserve
bölge/reçel/koruyucu
preserve
(fiil) korumak, muhafaza etmek, konserve yapmak
preserve
bozulmasını
preserve
(isim) reçel, konserve
preserve
şekerleme
preserve
av hayvanları için ayrılmış koru
Englisch - Englisch
{f} preserve
guard, keep safe; keep, conserve; defend, protect; perpetuate, make everlasting

    Silbentrennung

    guard, keep safe; keep, conserve; defend, protect; perpetuate, make ev·er·last·ing

    Aussprache

Favoriten