Tom'un prognozu korkunçtu.
- Tom's prognosis was grim.
Yanan evden dışarı çıktığı zaman itfaiyecinin yüzü korkunçtu.
- The firemen's face was grim when he came out of the burning house.
Marilla itiraf edene kadar odasında kalacak dedi gaddarca.
- She'll stay in her room until she confesses, said Marilla grimly.
Şartlar artık çok katı.
- Things are pretty grim now.
Bu iş sırasında, sert surat yaparsan, müşteriler gelmez.
- In this line of work, if you make a grim face the customers won't come.
Savunmayı planlamak için görünüm acımasızdır.
- The outlook for planning the defense is grim.
Marilla itiraf edene kadar odasında kalacak dedi gaddarca.
- She'll stay in her room until she confesses, said Marilla grimly.