Birisi bize bir miktar üzüm getirdi.
- Someone has brought us some grapes.
O bir sepet üzümü karıştırarak inceliyor.
- She is picking over a basket of grapes.
Birisi bize bir miktar üzüm getirdi.
- Someone has brought us some grapes.
O bir sepet üzümü karıştırarak inceliyor.
- She is picking over a basket of grapes.
Bu asmanın üzümleri iyidir.
- The grapes from this vine are good.
Bu asmanın üzümleri çok iyi.
- The grapes of this vine are very good.
Tom bir salkım üzüm aldı ve onları yedim.
- Tom bought a bunch of grapes and I ate them.
Üzümler salkımla yetişir.
- Grapes grow in bunches.
grape colour:.
I think his comments about that new car are just sour grapes because he can't afford it.