Noel için nineme bir gömlek vereceğim.
- I'll give grandma a shirt for Christmas.
Büyük annem başına buyruk birisidir.
- My grandma is a very independent person.
Büyük anne hamur ona yapışmasın diye oklavanın üstüne un serpti.
- Grandma sprinkled flour on the rolling pin so the dough wouldn't stick to it.
Büyükannemin kurabiyesi için bir tarife bulduk.
- We found a recipe for grandma's cookies .
Büyükannem sadece biraz çorba içti.
- My grandma just drank a bit of soup.
Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.
- After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.
Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
- My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
Anneannemin bir ikizi var.
- My grandma has a twin.
Babaannem uçabiliyor.
- My grandmother is able to fly.
Babaannen kaç yaşında?
- How old is your grandmother?
Anneannemin ölümü büyük bir şok oldu.
- My grandmother's death was a big shock.
Ben küçükken, anneannem özellikle kirpi için küçük bir kase süt koyardı.
- When I was little, my grandmother would put out a small bowl of milk specifically for hedgehogs.
O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
- When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.
Büyük annem sağlıklı ve yalnız yaşıyor.
- My grandmother is in sound health and lives alone.
Büyükannem bana istediğimden daha fazlasını verdi.
- My grandmother gave me more than I wanted.
Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de.
- My grandmother can ride a motorcycle, and what's more, a bicycle.
Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.
- That little house looks just like the little house my grandmother lived in when she was a little girl, on a hill covered with daisies and apple trees growing around.
Büyükannenin ilk adını hatırlıyor musun? - Hayır, ona her zaman sadece nine derdim.
- Do you remember the first name of your grandmother? - No, I just always called her granny.
My grandmother texts faster than you.
- My grandma texts faster than you.
Teach-your-grandmother-to-suck-eggs—ducks' eggs!.