goldfisch

listen to the pronunciation of goldfisch
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von goldfisch im Englisch Türkisch wörterbuch

goldfish
{i} akvaryum balığı

Birdebire su aygırlarını bana niçin anlatıyorsun? O ve senin on iki kırmızı akvaryum balığının arasındaki bağlantıyı anlamıyorum. - Why are you telling me about hippos all of the sudden? I don't see the connection between that and your twelve red goldfishes.

Akvaryum balığı canlı. - The goldfish is alive.

goldfish
kırmızıbalık
goldfish
havuzbalığı
goldfish
kırmızı balık
goldfish
havuz balığı
gold fish
altın balık
gold fish
japon balığı
goldfish
japon balığı

Japon balığı gibi hafızam var. - I have a memory like a goldfish.

Beni geri bırakırsan dileklerinden birini yerine getireceğim. dedi Japon balığı. - If you throw me back, I'll fulfill one of your wishes, said the goldfish.

goldfish
{i} süs balığı
goldfish
Carassius auratus
goldfish
i., zool. kırmızıbalık, havuzbalığı, Carassius auratus
goldfish
altın balık
Deutsch - Englisch
goldfish

I'm feeding the goldfish. - Ich füttere den Goldfisch.

My goldfish looks sick. I wonder what's wrong with it. - Mein Goldfisch sieht krank aus. Was fehlt ihm bloß?

gold fish