Eyfel Kulesi, Louvre Müzesi ile aynı şehirdedir.
- The Eiffel Tower is in the same city as the Louvre Museum.
Aynı hatayı tekrar yapma.
- Don't make the same mistake again.
Tom eskisi gibi aynı adam değil.
- Tom isn't the same man he used to be.
Ben hâlâ eskisi gibi aynı kişiyim.
- I'm still the same person I used to be.
Yaptığıma benzer bir yanlışı yapmanı istemiyorum.
- I don't want you to make the same mistake I made.
Fazla kumar, uyuşturucu bağımlılığına benzer beyin değişimlerine neden olur.
- Excessive gambling causes the same brain changes as a drug addiction.
Yerinde olsam, böyle zor bir durumda aynı şeyi yaparım.
- If I were you, I would have done the same thing in such a difficult situation.
Yerinde olsam, aynı şeyi yaparım.
- Were I in your place I would do the same thing.
Herkes aynı şekilde düşünüyor.
- Everyone thinks the same way.
Tom tam olarak Mary gibi aynı şekilde hissediyor.
- Tom feels exactly the same way as Mary does.
Hep aynı dizeleri çalarsan monotonluk gelişir.
- Monotony develops when you harp on the same string.
Senin aldığın kameranın aynısını aldım.
- I have bought the same camera as you have.
Kardeşinin sözlüğünün aynısından bende de var.
- I have the same dictionary as your brother has.
Blue-Collar Man: The same.
You have the same hair I do!.
We were all going in the same direction.
The same can be said of him.
You two are just the same.