A few glasses of wine can loosen the tongue.
- Birkaç bardak şarap dili gevşetebilir.
I loosened my shoelaces.
- Ben benim ayakkabı bağlarını gevşettim.
The hot bath relaxed my muscles.
- Sıcak banyo kaslarımı gevşetti.
Import regulations have been relaxed recently.
- İthalat düzenlemeleri son zamanlarda gevşetilmiştir.
You'd better relax a bit.
- Biraz gevşemelisiniz.
The rules were recently relaxed.
- Kurallar son zamanlarda gevşemişti.