Bütün başarılarına rağmen oldukça alçakgönüllü bir adamdır.
- He's a quite humble man in spite of all he's achieved.
Balta alçakgönüllü bir boyuna gitmez.
- The axe does not go to a humble neck.
Lütfen alçak gönüllü özrümü kabul et.
- Please accept my humble apologies.
Balta alçakgönüllü bir boyuna gitmez.
- The axe does not go to a humble neck.
Alçak gönüllü adam komşuları ile iyi geçiniyor.
- The humble man is getting along with his neighbors.
Lütfen alçak gönüllü özrümü kabul et.
- Please accept my humble apologies.
His low salary prevents him from buying the house.
- Sein geringes Gehalt hindert ihn daran, das Haus zu kaufen.
Demand for imported cars is increasing due to lower prices.
- Die Nachfrage nach importierten Autos steigt aufgrund geringerer Preise.