He gave me a promise to come back soon.
- O,yakında geri gelmek için bana söz verdi.
I would like to leave this town and never come back.
- Ben bu şehri terk etmek istiyorum ve asla geri gelmek istemiyorum.
I want to come back to Lucca.
- Ben Lucca'ya geri gelmek istiyorum.
In this horror movie, it is possible for the dead to come back to life.
- Bu korku filminde, ölü için hayata geri gelmek mümkündür.
I was very glad to get back.
- Geri gelmekten çok memnundum.
He gave me a promise to come back soon.
- O,yakında geri gelmek için bana söz verdi.
Dick promised to come back by three o'clock.
- Dick, saat üçe kadar geri gelmek için söz verdi.
The symptoms haven't returned.
- Semptomlar geri gelmedi.
You may go out as long as you come back soon.
- Kısa sürede geri gelmen şartıyla dışarı çıkabilirsin.
He gave me a promise to come back soon.
- O,yakında geri gelmek için bana söz verdi.
I thought you weren't coming back.
- Geri gelmediğini düşündüm.
I wish you'd consider coming back home.
- Keşke eve geri gelmeyi düşünsen.