Tom will go back home soon.
- Tom yakında eve geri dönecek.
Do you think I'm too old to go back to school?
- Benim okula geri dönmek için çok fazla yaşlı olduğumu düşünüyor musunuz?
Go back to your seat.
- Koltuğunuza geri dönün.
Tom certainly wouldn't be pleased if Mary decided to go back to work.
- Mary işe geri dönmeye karar verse, Tom kesinlikle memnun olmaz.
Tom asked Mary to stay, but she had to get back to work.
- Tom Mary'den kalmasını rica etti fakat o işe geri dönmek zorundaydı.
I wish I'd get back to my childhood again.
- Keşke tekrar çocukluğuma geri dönsem.
Tom will be returning soon.
- Tom yakında geri dönecek.
There is no returning to our younger days.
- Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.
After a long absence, he returned home.
- Uzun bir yokluktan sonra eve geri döndü.
In order to return to our era, what should we do?
- Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
He returned to Japan.
- O, Japonya'ya geri döndü.
After a long absence, he returned home.
- Uzun bir yokluktan sonra eve geri döndü.