I'm sorry. I take back my words.
- Üzgünüm. Ben sözlerimi geri alıyorum.
Tom asked Mary to take back what she said.
- Tom Mary'den söylediklerini geri almasını istedi.
The police had to retrieve the murder weapon to prove Dan's guilt.
- Polis Dan'ın suçunu kanıtlamak için cinayet silahını geri almak zorundaydı.
Your attempt to retrieve your password was not successful. Please try again.
- Şifrenizi geri alma girişiminiz başarılı değildir. Lütfen tekrar deneyin.
What happened can't be undone.
- Olanlar geri alınamaz.
I'm afraid the bank is going to repossess my house.
- Korkarım banka evimi geri alacak.