gender, quality of being male or female; sexual intercourse, coitus

listen to the pronunciation of gender, quality of being male or female; sexual intercourse, coitus
Englisch - Türkisch

Definition von gender, quality of being male or female; sexual intercourse, coitus im Englisch Türkisch wörterbuch

sex
seks

Şişman ve çirkin olmayı mı yoksa zayıf ve seksi olmayı mı tercih edersiniz? - Would you rather be fat and ugly or thin and sexy?

Bir aydın, seksten daha ilginç bir şey keşfetmiş bir kişidir. - An intellectual is a person who has discovered something more interesting than sex.

sex
cinsiyet

Katil salatalık cinsiyet ayrımı yapıyor. - The killer cucumber is sexist.

Cinsiyetini değiştiremezsin. - You can't change your sexuality.

sex
{s} cinsel

Doktorum bana cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyona yakalandığımı söyledi. - My doctor told me that I had contracted a sexually transmitted infection.

Yeni karikatürler çok fazla şiddet ve cinsel sahneye sahip. - Recent comics have too many violent and sexual scenes.

sex
cinsellik
sex
cinsel ilişki

Artık cinsel ilişkiye girmiyoruz. - We don't have sex anymore.

Dan en genç halası Linda'yla sapkın bir cinsel ilişkiye başladı. - Dan began an erratic sexual relationship with his youngest aunt, Linda.

sex
cinsliksiz
sex
{s} cinsel istek uyandıran
sex
{f} cinsiyetini belirlemek
sex
seksapel
sex
cinslik
sex
önek alt
sex
cinsiyetsiz
sex
(isim) seks, cinsellik, cinsel ilişki, cinsiyet, cins
sex
sexless eşeysiz
sex
(Tıp) Cinsiyet, cinsiyet, cinslik, erkeklik veya dişilik
Englisch - Englisch
{i} sex
gender, quality of being male or female; sexual intercourse, coitus

    Silbentrennung

    gender, qua·li·ty of be·ing male or female; sex·u·al intercourse, co·i·tus

    Aussprache

Favoriten