gelinim

listen to the pronunciation of gelinim
Türkisch - Englisch
My point
gelin
bride

Tom is the father of the bride. - Tom gelinin babasıdır.

The bride looked very beautiful. - Gelin çok güzel görünüyordu.

gelin
(Bilgisayar) batter up
gelin
daughter-in-law

The wife of your son is your daughter-in-law. - Oğlunun karısı senin gelinindir.

Sami worked for the Queen's daughter-in-law. - Sami, Kraliçe'nin gelini için çalıştı.

Gelin
daughter in law
gelin
daughter-in-law; wife of a younger member of the family
gelin
bride; daughter-in-law; bridal
gelin
bridal
kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla/dinle/işit
(Konuşma Dili) Since he couldn't say this directly to her, he said it to someone else in the hope that she would listen in and get the message
Türkisch - Türkisch

Definition von gelinim im Türkisch Türkisch wörterbuch

Gelin
(Osmanlı Dönemi) BÂNÛ
Gelin
nife
Gelin
arus
Gelin
arüs
gelin
Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın: "Gelin eşikte oğlan beşikte."- Atasözü
gelin
Aileye evlenme yoluyla girmiş olan kadın
gelin
Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın
gelinim
Favoriten