As regards result, you don't have to worry.
- Sonuca gelince, endişelenmek zorunda değilsin.
As for our students, one has already left for Bucharest, and one is on her way.
- Öğrencilerimize gelince, biri Bükreş'e hareket etti, ve biri yolda.
As for me, instead of trying to be a cool, international man, I would like to be an open-minded earth person.
- Bana gelince, uluslar arası klas bir insan olmaya çabalamak yerine, açık fikirli bir dünya insanı olmak istiyorum.
We differed as to the solution to the problem.
- Biz, sorunun çözümüne gelince farklılık gösterdik.
It's a tossup as to who will win; both teams are about the same in quality.
- Kimin kazanacağına gelince bir şanstır; her iki takım da kalite olarak aynıdır.
I came to Japan from China.
- Çin'den Japonya'ya geldim.
She came to see us yesterday.
- O dün bizi görmek için geldi.
Do you want to come with us?
- Bizimle gelmek ister misiniz?
Did you come by yourself today?
- Bugün tek başına mı geldin?
Did you come from a musical family?
- Müziksever bir aileden mi geldin?
Susan found out where the puppy had come from.
- Susan köpeğin nereden geldiğini öğrendi.
Christmas is coming soon.
- Yakında Noel geliyor.
She is coming from England.
- O İngiltere'den geliyor.
Next time I come, I'll bring you some flowers.
- Bir daha ki gelişimde, sana bazı çiçekler getireceğim.
These flowers come from Holland.
- Bu çiçekler Hollanda’dan geliyor.
Tom saçına jöle çaldı.
- Tom put gel in his hair.
O, saçına jöle sürer.
- Tom puts gel in his hair.
Pelte limonlu ve portakallı olarak yapılabilen içine taze meyve katıldığında ise tadına doyum olmayan tatlıdır.
Ben jelatin kullanmadan panna cotta yaparım.
- I make panna cotta without using gelatin.