Definition von geciktir im Türkisch Englisch wörterbuch
- {f} stall
- put off
- {f} retarding
- {f} reprieve
- {f} retard
Some flame retardants can cause cancer and hormonal disruptions.
-Bazı alevlenmeyi geciktiriciler kanser ve hormonal bozulmalara neden olabilir.
- {f} retarded
- delayed
Heavy snow delayed the train for several hours.
-Yoğun kar treni birkaç saat geciktirdi.
The thunderstorm yesterday delayed the delivery of the mail.
-Sağanak dün posta dağıtımını geciktirdi.
- {f} delay
The thunderstorm yesterday delayed the delivery of the mail.
-Sağanak dün posta dağıtımını geciktirdi.
We were delayed by the heavy traffic.
-Biz yoğun trafik tarafından geciktirildik.
- put#off
- gecik
- {f} lagging
- gecik
- {f} lag
Employment continued to lag.
-İş gecikmeye devam etti.
What causes websites to lag?
-Web sitelerinin gecikmesine ne sebep olur?
- gecik
- {f} delay
Possibly, the accident will delay his arrival.
-Kaza onun gelişini muhtemelen geciktirecek.
We need to avoid any further delays.
-Başka gecikmelerden kaçınmalıyız.