Servet gittikçe daha konsantre oluyor.
- Wealth is becoming more and more concentrated.
Konsantre asetik asit solumak akciğerlerinize zarar verebilir.
- Inhaling concentrated acetic acid can harm your lungs.
Tom işine yoğunlaştı.
- Tom concentrated on his work.
Tüm enerjimi sorun üzerinde yoğunlaştırdım.
- I concentrated all my energies on the problem.
Tüm sorunlarınız kalbinizde yoğunlaşmıştır, bu nedenle kendiniz incelemelisiniz.
- All your problems are concentrated in your heart, so you just need to examine yourself.
O bir şey üzerinde yoğunlaştı.
- She concentrated on one thing.
Tom işine yoğunlaştı.
- Tom concentrated on his work.