Bahçede bir tavşan koşuyor.
- A rabbit is running in the garden.
Bahçede kedini görüyorum.
- I see your cat in the garden.
Bazı bahçıvanlar parkta açelyalara bakarlar.
- Several gardeners look after the azaleas in the park.
Park içinde bir heykel bahçesi var.
- There's a sculpture garden inside the park.
Büyükannem avlusundaki otları çekiyordu.
- My grandmother was pulling up weeds in her backyard.
Avlumuzda üç tane ağaç var.
- We have three trees in our backyard.
Benim arka bahçe on kişiden daha fazlasını barındırabilir.
- My backyard can hold more than ten people.
Arka bahçemizde bir köpek kulübemiz var.
- We have a doghouse in our backyard.
Bahçede çalışırken elbiselerimi yırtarım.
- I tear my clothes when I work in the garden.
Babamın bir dinlenmeye ihtiyacı var. O üç saattir bahçede çalışmaktadır.
- Dad needs to take a rest. He's been working in the garden for three hours.
Her garden is a work of art.
- Ihr Garten ist ein Kunstwerk.
I planted an apple tree in my garden.
- Ich habe einen Apfelbaum in meinen Garten gepflanzt.