He guaranteed his slaves' freedom.
- O, kölelerinin özgürlüğünü garantiledi.
Equality is guaranteed by the Constitution.
- Eşitlik anayasa tarafından garantiye alınmıştır.
The warranty for my TV is expired.
- Televizyonumun garanti süresi bitti.
The warranty doesn't cover normal wear and tear.
- Normal aşınma ve yıpranma garanti kapsamında değildir.
The warranty doesn't cover normal wear and tear.
- Normal aşınma ve yıpranma garanti kapsamında değildir.
The warranty for my TV is expired.
- Televizyonumun garanti süresi bitti.
Equality is guaranteed by the Constitution.
- Eşitlik anayasa tarafından garantiye alınmıştır.
He guaranteed his slaves' freedom.
- O, kölelerinin özgürlüğünü garantiledi.
I can't give you any guarantees.
- Size hiçbir garanti veremem.
There are no guarantees.
- Hiçbir garanti yoktur.