Türkisch - Englisch
Definition von güzergâh im Türkisch Englisch wörterbuch
- {i} route
This is an easy route.
-Bu kolay bir güzergahtır.
May I have a bus route map?
-Bir otobüs güzergahı haritası alabilir miyim?
- Route, way, destination
- place of passage
- route, way
- location
- outline
- course
- taxiway
Türkisch - Türkisch
Definition von güzergâh im Türkisch Türkisch wörterbuch
- (Hukuk) Yolüstü, yolboyu
- (Osmanlı Dönemi) f. Geçit yeri. Geçilecek yer
- Yol üstü uğranılacak, geçilecek yer
- Yol üstü uğranılacak, geçilecek yer: "Dönüş yolumuz, Ayazağa, Kâğıthane güzergâhı idi."- S. Ayverdi
- Yol boyu
- Yol boyu: "Görüyorsun ki, hat güzergâhına verdiğimiz şifrelerin hepsine menfi cevap geldi."- A. Gündüz. Çok geçilen yer, geçek
- Çok geçilen yer, geçek
güzergâh
Silbentrennung
gü·zerg·âhResimler
Favoriten