Tom is at a maximum security prison.
- Tom maksimum güvenlikli bir hapishanededir.
Layla was in a high security prison.
- Leyla yüksek güvenlikli bir cezaevindeydi.
If you want security in your old age, begin saving now.
- Yaşlandığında güvenlik istiyorsan, şimdi biriktirmeye başla.
The security guard told Tom that he couldn't take pictures in this area.
- Güvenlik görevlisi Tom'a bu alanda resim çekemeyeceğini söyledi.
They paid no attention to their safety.
- Kendi güvenliklerine önem vermediler.
She kept her valuables in the bank for safety.
- Güvenlik için kadın, değerli şeylerini bankada sakladı.