görünürde

listen to the pronunciation of görünürde
Türkisch - Englisch
in sight

There's still no end in sight. - Görünürde hâlâ bir son yok.

There wasn't a soul in sight. - Görünürde kimse yoktu.

in sight, in view, within view, around
apparently
seemingly
in appearance, externally
within sight
at sight
in view
sight

Is there any end in sight to the deepening economic crisis? - Derinleşen ekonomik krizin görünürde bir sonu var mı?

There was not a tree in sight. - Görünürde bir ağaç yoktu.

in full view
outwardly
ostensibly
görünürde olmak
to be in evidence
Türkisch - Türkisch
Dıştan bakınca, görünüşe göre, ortada, meydanda