Here, if the weather's good, you can get a lovely view.
- Burada hava güzel olursa, güzel bir görünüm elde edebilirsin.
They admired the scenic view from the hill.
- Onlar tepeden doğal görünüme hayran oldu.
The outlook remains bright.
- Görünüm parlak kalıyor.
The outlook for the defense program is dismal.
- Savunma programı için görünüm iç karartıcıdır.
One will be judged by one's appearance first of all.
- Bir insan her şeyden önce görünümü ile değerlendirilecektir.
I find her appearance attractive.
- Onun görünümünü çekici bulurum.
The end of the era of petroleum is in sight.
- Ham petrol çağının sonu görünümde.
The end of the age of oil is in sight.
- Ham petrolün sonu görünümde.
The financial prospects are excellent.
- Finansal görünümler mükemmel.
The financial prospects are excellent.
- Mali görünümler mükemmel.
We need to look at the big picture.
- Genel görünüme bakmamız gerekiyor.
You need to look at the big picture.
- Genel görünüme bakmalısın.