Tom is average looking.
- Tom ortalama görünümlü.
Delicious looking food doesn't necessarily taste good.
- Lezzetli görünümlü yiyecek zorunlu olarak iyi tat vermez.
They admired the scenic view from the hill.
- Onlar tepeden doğal görünüme hayran oldu.
This room commands a fine view of the city.
- Bu oda şehrin iyi bir görünümüne hakim.
The outlook for planning the defense is grim.
- Savunmayı planlamak için görünüm acımasızdır.
The outlook for the defense program is dismal.
- Savunma programı için görünüm iç karartıcıdır.
The two brothers are quite unlike in their appearance.
- İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.
One will be judged by one's appearance first of all.
- Bir insan her şeyden önce görünümü ile değerlendirilecektir.
The end of the age of oil is in sight.
- Ham petrolün sonu görünümde.
The end of the era of petroleum is in sight.
- Ham petrol çağının sonu görünümde.
The financial prospects are excellent.
- Mali görünümler mükemmel.
The financial prospects are excellent.
- Finansal görünümler mükemmel.
We need to look at the big picture.
- Genel görünüme bakmamız gerekiyor.
You're not seeing the whole picture here.
- Burada genel görünümü görmüyorsun.
Tom is good looking and charismatic.
- Tom iyi görünümlü ve karizmatiktir.