He changed seat to get a complete view of the stage.
You'll have a very beautiful view of Boston from here.
- Buradan Boston'un çok güzel bir görünüme sahip olacaksın.
They admired the scenic view from the hill.
- Onlar tepeden doğal görünüme hayran oldu.
The outlook remains bright.
- Görünüm parlak kalıyor.
The outlook for the defense program is dismal.
- Savunma programı için görünüm iç karartıcıdır.
One will be judged by one's appearance first of all.
- Bir insan her şeyden önce görünümü ile değerlendirilecektir.
The two brothers are quite unlike in their appearance.
- İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.
The end of the age of oil is in sight.
- Ham petrolün sonu görünümde.
The end of the era of petroleum is in sight.
- Ham petrol çağının sonu görünümde.
The financial prospects are excellent.
- Finansal görünümler mükemmel.
The financial prospects are excellent.
- Mali görünümler mükemmel.
You need to look at the big picture.
- Genel görünüme bakmalısın.
You're not seeing the whole picture here.
- Burada genel görünümü görmüyorsun.