What has been seen can not be unseen.
- Görülen bir şey, asla görülmemiş gibi olmaz.
There were a lot of stars seen in the sky.
- Gökyüzünde görülen bir sürü yıldız vardı.
I saw John at the library.
- Kütüphanede John'u gördüm.
Yesterday I went to Denizli and I saw a rooster near the coop.
- Dün ben Denizli'ye gittim ve kümesin yakınında bir horoz gördüm.
Seeing that she was not excited at the news, she must have known it.
- O, habere heyecanlanmadığına göre, onu önceden biliyor olmalı.
Love is seeing her in your dreams.
- Aşk onu rüyalarında görmektir.
I'm happy to see you.
- Seni gördüğüme mutluyum.
Love is seeing her in your dreams.
- Aşk onu rüyalarında görmektir.
I had never seen a panda until I went to China.
- Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.
I have not seen him lately.
- Son zamanlarda onu görmedim
Their view of life may appear strange.
- Onları hayat görüşü acayip görünebilir.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
He happened to catch sight of a rare butterfly.
- Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.
I was much frightened at the sight.
- Ben görünce çok korktum.
The sight of fresh lobster gave me an appetite.
- Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.