Dan bile pişman görünmüyordu.
- Dan didn't even appear remorseful.
Tom pişman, değil mi?
- Tom is remorseful, isn't he?
Sami çok pişmandı ve gerçeği söyledi.
- Sami was very remorseful and he told the truth.
Fadıl suçlarından dolayı çok pişmandı.
- Fadil was remorseful for his crimes.