fußboden

listen to the pronunciation of fußboden
Deutsch - Türkisch
[der] döşeme, taban¡
Fussboden
n. r. 'fu: sbo: dın yer, döşeme
Fussboden
n {'fu: sbo: dın} r yer, döşeme
Englisch - Türkisch

Definition von fußboden im Englisch Türkisch wörterbuch

floor
{f} taş/tahta döşemek
floor
taş döşemek
floor
yıkmak
floor
şoke etmek
floor
vurup yere yıkmak
floor
{f} zeminleştir
floor
zemin

Zemini ve mobilyayı parlattım. - I polished up the floor and furniture.

Ayna parçaları zemin üzerinde dağıldı. - Fragments of the mirror were scattered on the floor.

floor
şaşırtmak
floor
(bina) kat
floor
devirmek
floor
{f} k.dili. şaşırtmak, küçük dilini
floor
{i} düzlük
floor
{f} yenmek
floor
{f} tam gaz vermek
floor
(Tıp) Herhangi bir boşluğun tabanını oluşturan kısım, zemin, döşeme, taban
floor
taban ücret
floor
(fiil) döşemek, yere yıkmak, yenmek, şaşırtmak, afallatmak, tam gaz vermek, köklemek
floor
asgari ücret veya fiyat
floor
(isim) zemin, taban, döşeme, pist, düzlük, kat