frequently usually, mostly, many or several times

listen to the pronunciation of frequently usually, mostly, many or several times
Englisch - Türkisch

Definition von frequently usually, mostly, many or several times im Englisch Türkisch wörterbuch

often
sık sık

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - He often eats breakfast there.

Sık sık Londra'ya giderim. - I often go to London.

often
sıkça

Onu şarkı söylerken görüyorum ama bu sıkça değil. - I see him singing, but this isn't often.

Bugünlerde sıkça bir enerji krizinden bahsediliyor. - We often hear about an energy crisis these days.

often
çoğunlukla

Pazartesi günleri çoğunlukla okula geç kalır. - She is often late for school on Mondays.

Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor. - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.

often
çoğu

Zenginler çoğu kez pintidirler. - The rich are often misers.

Peynir çoğu kez bir fareyi bir tuzağa cezbeder. - Cheese often lures a mouse into a trap.

often
çoğu kez

Zenginler çoğu kez pintidirler. - The rich are often misers.

Çoğu kez onun zorbalık yaptığını gördüm. - I've often seen him bullied.

often
çok kez
often
çok defa
often
çok kere
oftentimes
çoğu kez
ofttimes
sık sık
ofttimes
çoğu kez
Englisch - Englisch
{a} oftentimes
{a} ofttimes
{a} often
frequently usually, mostly, many or several times
Favoriten