freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc

listen to the pronunciation of freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc
Englisch - Türkisch

Definition von freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc im Englisch Türkisch wörterbuch

ease
rahat

Onun tebessümü onu rahatlattı. - His smile put her at ease.

Onun herkesi rahatlatan alçakgönüllü bir havası vardı. - She had an unassuming air that put everyone at ease.

ease
{i} kolaylık

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

O çapraz bulmacayı kolaylıkla çözdü. - He did the crossword with ease.

ease
{i} dinme
ease
{f} dikkatle yerleştirmek
ease
{i} konfor
ease
kolaylıkla

İşi kolaylıkla yaptı. - She did the job with ease.

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

ease
genişlik
ease
gönence
ease
refah
ease
yatıştırmak
ease
dindirmek

Tom'un acısını dindirmek istiyorum. - I'd like to ease Tom's pain.

Sadece ağrıyı dindirmek için bana bir şey ver. - Just give me something to ease the pain.

ease
yumuşamak
ease
huzur

Onun huzursuz olduğunu hemen anladım. - I saw at once that he was ill at ease.

Tom yabancılar arasında huzursuz. - Tom is ill at ease among strangers.

ease
gevşetmek
ease
dikkatle hareket ettirmek
ease
{i} rahat, sıkıntısızlık
ease
{f} rahat ettirmek, sıkıntıdan kurtarmak
Englisch - Englisch
ease
freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc
Favoriten