free from fear or danger, safe, careless

listen to the pronunciation of free from fear or danger, safe, careless
Englisch - Türkisch

Definition von free from fear or danger, safe, careless im Englisch Türkisch wörterbuch

secure
güvenliğini sağlamak
secure
(Kanun) teminat altına almak
secure
emniyete almak
secure
güvence altına almak
secure
güvende

İşim ne kadar güvende? - How secure is my job?

Fadıl kendini güvende hissetmiyordu. - Fadil wasn't feeling secure.

secure
güvencede
secure
şüphesiz
secure
kuşkusuz
secure
sıkı sıkı kapalı
secure
güvenli

O çocuk annesinin kollarında güvenli hissetti. - That child felt secure in his mother's arms.

Birçok kişi, altının en güvenli yatırım olduğunu hissediyor. - Many people feel that gold is the most secure investment.

secure
{f} güven altına al
secure
emin

Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun. - Please make sure that your seat belt is securely fastened.

Güvenli ve emin hissediyorum. - I feel safe and secure.

secure
{f} ele geçirmek, elde etmek
secure
{f} iyice kapamak
secure
ele geçirmek
secure
{f} sıkıca kapatmak
secure
tehlikeden uzak
secure
{s} sağlam

Diğerlerine yardım etmeden önce kendi maskeni sağlamlaştır. - Secure your own mask before helping others.

Bir koltuğu sağlama almak için yapman gereken bütün şey sırada beklemektir. - All you have to do to secure a seat is to wait in line.

Englisch - Englisch
{a} secure
Free from fear
fearless
free from fear or danger, safe, careless
Favoriten