four one one

listen to the pronunciation of four one one
Englisch - Türkisch

Definition von four one one im Englisch Türkisch wörterbuch

information
bilgi

Renk koordinasyonu ile ilgili Kelly'nin raporunda sunulan bilginin alternatif bir teori oluşturmada faydalı olacağı anlaşilmaktadır. - The information presented in Kelly's paper on color coordination is seen to be of use in building up an alternative theory.

Sosyal görevliden Stevenson ailesi hakkındaki bilgiyi takip etmesi istedi. - The social worker was asked to follow up the information about the Stevenson family.

information
{i} danışma

Turist danışma merkezi isteyen herkese bir şehir haritası verdi. - The tourist information center gave a city map to whoever asked it.

Turizm danışma bürosu nerede? - Where is the tourist information office?

information
{i} enformasyon
information
{i} haber

Elektronik haber medya temel bilgi kaynağımızdır. - Electronic news media is our primary source of information.

Tom için biraz haberim var. - I have some information for Tom.

information
danışma/bilgi
information
{i} şikâyet
information
{i} malumat

Yeterince malumatımız yok. - We don't have enough information.

information
bildirişim
information
(Felsefe) bilisi
information
(Tıp) bilgileme
1/4, one part of four equal parts
1 / 4, dört eşit parçaya bir parçası
four plus one address
dört artı bir adres
information
Bilişim

John bilişim sistemlerinde eğitim aldı ama bilgisayarlarla çalışmaz. - John was trained in information systems, but he doesn't work with computers.

one out of every four people
her dört kişiden biri
four and one
ciharıyek
information
{i} bildirme

Yeryüzüne ilk çıkışından beri, insan oğlu bilgi topladı ve faydalı fikirleri diğer insanlara bildirme girişiminde bulundu. - Since their first appearance on earth, men have gathered information and have attempted to pass useful ideas to other men.

information
(Askeri) (INTELLIGENCE) BİLGİ (İSTİHBARAT): Gözetlemeler, raporlar, söylentiler, görüntü ve diğer kaynaklardan elde edilenler dahil, işleme tabi tutulduğu zaman istihbarat çıkarılabilecek olan değerlendirilmemiş bilgi
information
{i} iddia
information
(isim) bilgi, haber, istihbarat, danışma, enformasyon, bilgi edinme, bildirme, iddia, malumat, şikâyet
information
(Askeri) BİLGİ: İstihbaratta kullanım şekliyle, istihbarat üretilmesinde kullanılabilecek her nevi işleme tabi tutulmamış veriler. Bak. "information (intelligence) " ve "military information"
Englisch - Englisch
information

Can you give me the 411 for their next concert?.

four one one

    Türkische aussprache

    fôr hwʌn hwʌn

    Aussprache

    /ˈfôr ˈhwən ˈhwən/ /ˈfɔːr ˈhwʌn ˈhwʌn/

    Etymologie

    () The number 411 dialed in North America reaches directory assistance.
Favoriten