Fotoğrafta elimi tutuyorsun.
- You're holding my hand in the photo.
Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun.
- You look great in these photos.
Onlar her şehri fotoğraflamak istiyor.
- They want to photograph every city.
Puro içen bir eşeği fotoğraflamak için yapılan tüm girişimler başarısız oldu.
- All attempts to photograph a donkey smoking a cigar failed.
Fotoğrafçılık ışık ile yazı yazmaktır.
- Photography is writing with light.
Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun.
- You look great in these photos.
Fotoğrafta elimi tutuyorsun.
- You're holding my hand in the photo.
Babama fotoğrafımı çektirdim.
- I had my photograph taken by my father.
Fotoğrafımızı çektirelim.
- Let's get our photograph taken.