Uğursuz bir sessizlik vardı. - There was an ominous silence.
Uğursuz bir sessizlik vardı.
There was an ominous silence.
Uzaktaki uğursuz bir fırtına hız ve güç kazanıyordu. - The ominous thunderstorm in the distance was gaining speed and strength.
Uzaktaki uğursuz bir fırtına hız ve güç kazanıyordu.
The ominous thunderstorm in the distance was gaining speed and strength.