for the reason (that)

listen to the pronunciation of for the reason (that)
Englisch - Türkisch
neden (yani) için
because
dolayı

Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor. - Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.

O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir. - She may well refuse to speak to you because she's in a very bad mood.

because
çünkü

Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha? - Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh?

Chris'i sevmiyorum çünkü o çok kaba ve duyarsız. - I dislike Chris because he is very rude and insensitive.

because
-dığı için
because
conj. çünkü
because
(bağlaç) çünkü, yüzünden, dolayı, diği için
because
bağ. -diği için, nedeniyle; çünkü
because
diği için
because
yüzünden

Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti. - The coach called off the game because many of the players were down with the flu.

Yağmur yüzünden gelemedim. - I couldn't come because of the rain.

because
-den dolayı
because
-diği için
because
(Havacılık) den dolayı
because
dığı için
because
because of dolayı
Englisch - Englisch
because
for the reason (that)

    Silbentrennung

    for the rea·son (that)

    Videos

    ... And yet, the reason that employers give us these mobile devices is because there is no ...
    ... away, which was really tragic. And the reason that the President invoked this woman and ...
Favoriten