O, kocasını ebediyen sevecek.
- She'll love her husband forever.
Seni ebediyen hatırlayacağım.
- I'll remember you forever.
Seni sonsuza kadar seveceğim.
- I will love you forever.
O sonsuza kadar İngiltere'ye dönmüştü.
- He had returned to England forever.
İyi bir kitap arkadaşların en iyisidir, bugün ve daima aynı.
- A good book is the best of friends, the same today and forever.
Biz daima en iyi arkadaşlar olacağız.
- We will be best friends forever.
Hep bugünün gelmesini bekledim.
- I've waited forever for this day to come.
Birçok gökbilimci evrenin sonsuza dek büyümeye devam edeceğini varsayıyor.
- Many astronomers assume that the universe continues to expand forever.
Herkese karşı kaba davranamazsın ve sonsuza dek onun yanına kalacağını bekleyemezsin.
- You can not be rude to everyone and expect to get away with it forever.
We had to wait forever to get inside.