Bir an için, Tom konuşamayacak kadar şaşırmıştı.
- For a moment, Tom was too surprised to speak.
Bir an için sakin olun.
- Be quiet for a moment.
Ben bir an için sizi rahatsız edebilir miyim?
- May I bother you for a moment?
Bir an için sizi rahatsız edebilir miyim?
- May I bother you for a moment?
Burada şimdilik güvendeyiz.
- We're safe here for the moment.
Şimdilik sakinleşiyor.
- She is being quiet for the moment.
... JEFF JARVIS: I'll be even more heretical for a moment. ...
... moment of truth. ...