foot shaped wooden form on which shoes are stretched and sewn

listen to the pronunciation of foot shaped wooden form on which shoes are stretched and sewn
Englisch - Türkisch

Definition von foot shaped wooden form on which shoes are stretched and sewn im Englisch Türkisch wörterbuch

last
son

Devenin belini kıran son saman çöpü. - The last straw breaks the camel's back.

Son 100 yılın bilim ve teknoloji ve topluluğun diğer alanlarındaki gelişmeler hayat kalitesine hem avantajlar hem de dezavantajlar getirdi. - Advances in science and technology and other areas of society in the last 100 years have brought to the quality of life both advantages and disadvantages.

last
{f} sürmek

Tom son dört yılda iki kez alkollü araba sürmekten mahkûm edildi. - Tom has been convicted of drunken driving twice in the last four years.

last
{s} geçen

Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir. - This is the hotel where we stayed last year.

Geçen yıl Londra'ya gittik. - We went to London last year.

last
{f} dayanmak
last
bitmemek
last
son olarak

Onu son olarak ne zaman gördün? - When did you see her last?

Tom son olarak vardı. - Tom was the last to arrive.

last
herkesten sonra
last
en son

En sonunda hatasını anladı. - At last, he realized his error.

Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim. - The last time I went to China, I visited Shanghai.

last
herşeyden sonra
last
{f} sür

Sürücü ehliyetimi geçen ay yenilettim. - I had my driver's license renewed last month.

Yağmur beş gün sürdü. - The rain lasted five days.

last
{i} ölüm

Geçen yıl Flipinlerde, depremler ve deprem dalgaları 6000'den fazla kişinin ölümüne sebep oldu. - Last year in the Philippines, earthquakes and tidal waves resulted in the deaths of more than 6,000 people.

Tom geçen yaz yakın bir ölüm deneyimi yaşadı. - Tom had a near death experience last summer.

last
en sonra
last
{i} kundura kalıbı
last
sonuncu olarak
last
(zarf) son, sonunda, sonuç olarak, son kez, son olarak
last
en nihayet
last
gayet
last
son kez

Onu son kez gördüğümden beri Shelly gerçekten büyümüş. - Shelly's really filled out since the last time I saw her.

Sana borç para vereceğim, ama aklında bulunsun, bu son kez. - I'll lend you money, but mind you, this is the last time.

last
son mudafaa
Englisch - Englisch
last-
last
foot shaped wooden form on which shoes are stretched and sewn

    Silbentrennung

    foot shaped Wood·en form on which shoes are stretched and sewn

    Türkische aussprache

    fût şeypt wûdın fôrm ôn hwîç şuz ır streçt ınd sōn

    Aussprache

    /ˈfo͝ot ˈsʜāpt ˈwo͝odən ˈfôrm ˈôn ˈhwəʧ ˈsʜo͞oz ər ˈstreʧt ənd ˈsōn/ /ˈfʊt ˈʃeɪpt ˈwʊdən ˈfɔːrm ˈɔːn ˈhwɪʧ ˈʃuːz ɜr ˈstrɛʧt ənd ˈsoʊn/
Favoriten