Buna karşın haklıydı.
- He was right after all.
O, buna karşın geçmedi.
- He didn't pass after all.
Jane yine de onu almadı.
- Jane didn't buy it after all.
Ben çok şey denedim fakat yine de başarısız oldum.
- I tried many things but failed after all.
Nihayet yardımına ihtiyacımız olacak.
- We're going to need your help after all.
Nihayet, o, sınavı geçmeyi başardı.
- After all, he succeeded in passing the exam.
Sonuç olarak, haklısın.
- You are right, after all.
Sonuç olarak sen haklıydın.
- You were right after all.
Nihayetinde o bir çocuk.
- She is a child after all.