Sen burda bir öğrenci değil misin?
- Aren't you a student here?
Tom'u burdan uzaklaştır.
- Get Tom away from here.
Bana bunda yardım etmek için burada olmana memnun oldum.
- I'm glad you're here to help me with this.
Peki bundan sonra ne olacak?
- Where do we go from here?
Tom Mary'nin burayı seveceğini umut ediyor.
- Tom hopes Mary likes it here.
Lütfen burayı imzalayın.
- Please sign your name here.
İşte e-posta adresim.
- Here's my email address.
İşte sizin için biraz haber.
- Here's some news for you.
Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.
- Please don't leave valuable things here.
Merhaba? Hâlâ burada mısın?
- Hello? Are you still here?
Buraya taşındığımızdan beri beş yıl geçti.
- It is five years since we moved here.
Dün buraya koyduğum kitaba ne oldu?
- What happened to the book I put here yesterday?
Hey, hemen buraya gelebilir misin?
- Hey, could you come up here right away?
Hey, sen burada ne yapıyorsun?
- Hey, what are you doing here?
John here is a rascal.