He plugged in the radio.
- O, radyonun fişini taktı.
Mary took the iron off the shelf, unwrapped the electrical cord, plugged in the iron and chose a heat setting.
- Mary ütüyü raftan indirdi, elektrik kablosunu açtı, fişini taktı ve ısı ayarını seçti.
Tom gave Mary the receipt and told her to put it in her purse.
- Tom fişi Mary'ye verdi ve onu cüzdanına koymasını söyledi.
I lost my receipt. Can I still get a refund?
- Fişimi kaybettim. Hâlâ bir geri ödeme alabilir miyim?
Sami lost his meal ticket.
- Sami yemek fişini kaybetti.
How do I use meal tickets?
- Yemek fişlerini nasıl kullanırım?
Tom pushed the plug into the socket.
- Tom fişi prize taktı.