fertiggekriegt

listen to the pronunciation of fertiggekriegt
Englisch - Türkisch

Definition von fertiggekriegt im Englisch Türkisch wörterbuch

finished
bitmiş

Raporunuz toplantı için zamanında bitmiş olacak mı? - Will your report be finished in time for the meeting?

Ben okula vardığımda yarış zaten bitmişti. - When I got to school, the race had already finished.

finished
{s} tamam

Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi. - Tom finished off the ice cream that was in the freezer.

Onlar seksen millik yolculuğu tamamladılar. - They finished eighty miles' journey.

completed
(Bilgisayar) tamamlanma sayısı
completed
tamamlanan
finished
(Bilgisayar) bitenler
finished
taşlanmış
finished
(Bilgisayar) tamamlandı

İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı. - My work was already finished on January 15th.

Araştırma tamamlandı mı? - The research is finished?

finished
bitik
finished
bitirilmiş

Resim onun tarafından zaten bitirilmişti. - The picture has already been finished by him.

finished
tükenmiş
completed
tamamlandı

Hepsi bununla tamamlandı. - All is completed with this.

Çalışma neredeyse tamamlandı. - The work has been almost completed.

completed
tamamla(mak)
finished
bitir

Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi. - My elder brother finished his homework very quickly.

Raporu yazmayı bitirdim. - I've finished typing the report.

completed
tamamla

Tom misyonunu tamamladı. - Tom completed the mission.

Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı. - After months of negotiations, the peace treaty was completed.

completed
tarihinde tamamlandı
finished
{s} işlenmiş
finished
(sıfat) bitmiş, cilalı, sona ermiş, tamam, tamamlanmış, hazır, işlenmiş, tükenmiş, mükemmel
finished
{s} cilalı
finished
{s} hazır

Akşam yemeği işini bitirmeden önce hazır olacak. - Dinner will be ready by the time you have finished your work.

Neredeyse hazır mısın? - Are you almost finished?

Deutsch - Englisch
completed
finished
got done